ANASAYFA

FORUM

HABERLER

ZİYARETCİLER

SORULARINIZ

KİTAP

EFENDİMİZ

NAMAZ

HİKMETLİ KİTAP

FİLİMLER


   
  Tevhid Nesli geliyor....
  10- KÖTÜ HASLET VE KARAKTERLER
 

10- KÖTÜ HASLET VE KARAKTER ÖRNEKLERİNİN KAFİRLERDEN  SEÇİLMESİ

 

Tarihte ve günümüzde bazı insanlar, bazen ilim yoksunluğundan, bazen de iyi niyetle Kur`an-ın yüce ayetlerinin kendilerine hitap etmediğini zannetmekte ve hükümlerini gecersiz olduğunu zannetmektedirler. Bunu yaparken dayandıkları iki konudan birisi ayetlerin nesh edildiği, diğeri de ayetlerin sadece müşrikler için nazil olduğu, iddialarıdır. Nesih ve Mensuh konusu ayrı bir başlık altında işlenecektir.

 

Kimi zaman insanlara Kur`anın bazı ayetleri hatırlatıldığı zaman Kardeşim, o ayet müşrikler için inmişti, veya ehl-i Kitap için inmiştir, bana niye okuyorsun ? diyerek o ayetlerin kendilerine hitap etmediğini söylerler.

 

Ayetlerin müşrikler için indiği doğrudur, ançak müslümanlara hitap etmediğini söylemek çok büyük bir yanlıştır.  Şöyleki; Kur`anın nazarında kötülük, aslında küfür ve şirkten kaynaklanır. Dolayısıyla bunlar, aslınd kafirlerin özellikleridir. Bu durum, amelin imandan ayrı değil, onun bir cüzü olduğunu da gösterir.[1] İşte Kur`an, reddttiği bu kötü haslet ve karakterler örneklerini kafirlerden seçmek şeklinde bir uslup takip etmek suretiyle bu gerçeği vurgulamak istemiştır.

 

Bu nedenle, kötü amelleri sebebiyle birçok insanın küfür ve şirke düştüğünü anlatan ve onlar için ebedi cehennem azabının hazırlandığını haber veren Kur`an ayetlerinin, yalnızca kafir ve müşriklerle alakalı bulunduğunu ve bu ayetlerin müslümanlarla ilgili olmadığını zannetmek gibi bir hataya düşmemelidir.

 

ÖRNEK 1

  1. Maun suresinde cimrilik, yetimleri itip kakmak ve riya, dini yalanlayan kimseyle özdeşleştirilerek anlatılmıştır.
  2. Tevbe suresınde[2] Allah-u Teala, insanların mallarını rüşvet ve iltimas gibi batıl yollarla yiyen, karşılığında dini yanlış anlatan ve çarpıtan Allah-u Teala, insanların mallarını rüşvet ve iltimas gibi batıl yollarla yiyen, karşılığında dini yanlış anlatan ve çarpıtan Haham ve Papazlara müminlerin dikkatini çekmiş, bu kimselerin biriktirdikleri altın ve gümüşlerin, yarın cehennemde kızdırılarak böğürlerine basılacağını bildirmiştir.

Ancak burada amaç, müminleri kötü alimlere ve sapık mürşid ve zahidlere karşı uyarmak, İslam toplumunda bunların tehlikelerini betraf etmektir.

Esasen Kur`an-ı Kerim müşrik ve kafirlerden ibaret bir topluma inmeğe başladığı için ve orada inkarcılara cevaplar verildiğinden, örneklerin onlardan seçilmesi bir bakıma zorunlu idi.

Ayetlerin nuzul sebeplerine baktığımızda bu hususu gayet açık bir şekilde görürüz. Birkaç misal vermek gerekirse:

 

ÖRNEK 2

44-Biz, içinde doğruya rehberlik ve nur olduğu halde Tevrat'ı indirdik. Kendilerini (Allah'a) vermiş peygamberler onunla yahudilere hükmederlerdi. Allah'ın Kitab'ını korumaları kendilerinden istendiği için Rablerine teslim olmuş zahidler ve bilginler de(onunla hükmederlerdi). Hepsi ona (hak olduğuna) şahitlerdi. Şu halde (Ey yahudiler ve hakimler!) İnsanlardan korkmayın, benden korkun. Ayetlerimi az bir bedel karşılığında satmayın. Kim Allah'ın indirdiği (hükümler) ile hükmetmezse işte onlar kafirlerin ta kendileridir.

45-Tevrat'ta onlara şöyle yazdık: Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş (karşılık ve cezadır). Yaralar da kısastır (Her yaralama misli ile cezalandırılır). Kim bunu (kısası) bağışlarsa kendisi için o keffaret olur. Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerdir.

46- Kendinden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı olarak peygamberlerin izleri üzerine, Meryem oğlu İsa'yı arkalarından gönderdik. Ve ona, içinde doğruya rehberlik ve nur bulunmak, önündeki Tevrat'ı tasdik etmek, sakınanlara bir hidayet ve öğüt olmak üzere İncil'i verdik.

47- İncil'e inananlar, Allah'ın onda indirdiği (hükümler) ile hükmetsinler. Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fasıklardır.

 

Allah`ın indirdiği hükümlerle amel etmeyenlerin o günkü ilk örneğini, elbette ,ellerindeki Tevrat ve İnci ile amel etmeyen ve o gün bu iki kitapta henüz tahrife uğramamış olan ilahi prensipleri halktan gizleyen ve bunların yerine uydurdukları şeyleri halka din diye telkin eden Yahudi ve Hiristiyan din adamları teşkil edecekti. Ancak, bu tüm insanların sorunu olduğu için, bu ayetler, aslında Yahudi ve Hiristiyanlar hakkında inmiş olmasına rağmen, aynı konuma gelen müslümanlar içinde elbette geçerlidir.

 

ÖRNEK 3

 

Yine Kur`an, yanlış yoldaki atalarını ve geçmişlerini körü körüne taklid eden insanların yaptıklarının ne kadar kötü olduğun anlatırken, örnek olarak müşrikleri vermiştir. Bu aetlerden bazıları şöyledir:

وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ اتَّبِعُوا مَا أَنزَلَ اللّهُ قَالُواْ بَلْ نَتَّبِعُ مَا أَلْفَيْنَا عَلَيْه آبَاءنَا أَوَلَوْ كَانَ آبَاؤُهُمْ لاَ يَعْقِلُونَ شَيْئاً وَلاَ يَهْتَدُونَ {170}ِ

Onlara (müşriklere): Allah'ın indirdiğine uyun, denildiği zaman onlar, "Hayır! Biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız" dediler. Ya ataları bir şey anlamamış, doğruyu da bulamamış idiyseler? (Bakara 170)

 

وَإِذَا فَعَلُوا فَاحِشَةً قَالُواْ وَجَدْنَا عَلَيْهَا آبَاءنَا وَاللّهُ أَمَرَنَا بِهَا قُلْ إِنَّ اللّهَ لاَ يَأْمُرُ بِالْفَحْشَاء أَتَقُولُونَ عَلَى اللّهِ مَا لاَ تَعْلَمُونَ {28}

 

Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti" derler. De ki: Allah kötülüğü emretmez. Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? (Araf 28)

 

Tabiidir ki; o günün toplumunu oluşturan müşriklerdi; örneklerden onlardan olmak zorundaydı. Zira Kur`an müşrikleri tevhide çağırıyordu. Ancak bunun ötesinde, böyle bir anlatım yolunun seçilmesi, sözkonusu kötü hareketlerin ve hasletlerin, fikir ve inanç hastalıklarının, kesinlikle inanantarla ilgisinin olamayacağı ve bu tür işleri müslümanların işlememesi gerektiğini vurgulamak içindir.

 

Bu ayetlerde ki, ince mesajı anlamayan birçok kimse, bu ve benzeri ayetlerin müsriklere has olduğunu ve müslümanlarla alakası olmadığını zannetmek gibi, aslında Kur`anın icaz ve evrenselliğine karşı büyük bir basiretsizlik örneği vermişler, böylelikle farkında olmadan bu ilahi mesajı belli bir zamanda yaşayan muayyen bir insan topluluğunun Kitabı gibi görme gafletine düşmüşlerdir.

 


[1] Müslim, iman 57-58,   Buhari, iman 3

[2] Tevbe 34-35

 
 
  Bugün 204 ziyaretçi bizimle...  
 
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden